gıcırdama

listen to the pronunciation of gıcırdama
Türkçe - İngilizce
grinding
creaking, squeaking, squealing
scratch
squeak

The squeaking of the door gets on my nerves. - Kapının gıcırdaması sinirimi bozuyor.

creakiness
gıcırda
{f} squeak

The squeaking of the door gets on my nerves. - Kapının gıcırdaması sinirimi bozuyor.

gıcırda
{f} rasp
gıcırda
{f} rasping
gıcırda
{f} creak

The door creaked open. - Kapı gıcırdayarak açıldı.

Creaking cars reach the furthest. - Gıcırdayan arabalar uzağa ulaşır.

gıcırdamak
grate
gıcırdamak
creak
gıcırdamak
squeak
gıcırdamak
rasp
Gıcırdamak
crunkle
gıcırdamak
gnash
gıcırdamak
clack
gıcırdamak
squeal
gıcırdamak
to creak, to squeak, to grate
gıcırdamak
grit
gıcırdamak
groan
gıcırdamak
rustle
gıcırdamak
to creak, squeak, squeal
gıcırdamak
jar
gıcırdamak
scroop
gıcırdamak
screak
gıcırdamak
grind
Türkçe - Türkçe
Gıcırdamak işi
gıcırdamak
Gıcırtı çıkarmak
gıcırdamak
Gıcırtı çıkarmak: "Tren fazla yüklü olduğu için istediği sürati alamıyor, tekerlekler, dingiller gıcırdıyordu."- A. Gündüz
gıcırdama