göz bebeği

listen to the pronunciation of göz bebeği
Türkçe - Türkçe
(sıfat, mecaz) Çok sevilen, önem verilen (kimse vb.): "Bir insanla değil, bir milletin göz bebeği ile evleniyorsun."- H. Taner
ışığın azlığına veya çokluğuna göre büyüyüp küçülen, gözde irisin ortasındaki yuvarlak delik: "Göz bebeklerinde o ara beliriveren pırıltıyı, acaba neye yormalı?"- A. İlhan
Işığın azlığına veya çokluğuna göre büyüyüp küçülen, gözde irisin ortasındaki yuvarlak delik
Çok sevilen, önem verilen (kimse vb.)
(Osmanlı Dönemi) HUNDURE
bebek
(Osmanlı Dönemi) DİDE
Gözbebeği
binek
Gözbebeği
hadeka
Gözbebeği
stigma
Gözbebeği
dide
Gözbebeği
(Osmanlı Dönemi) BÜ'BÜ'
göz bebeği