fish or a plane's landing gear or for protecting something as e

listen to the pronunciation of fish or a plane's landing gear or for protecting something as e
İngilizce - Türkçe

fish or a plane's landing gear or for protecting something as e teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

well
{f} fışkırmak
well
şey!

O, evliliğinde her şeyin iyi olmadığını ima etti. - He intimated that all is not well in his marriage.

Tom her şeyin iyi gideceğinden oldukça emin. - Tom is pretty sure everything will go well.

well
hokka
well
haklı olarak
well
boşluk
well
fışkırıp akmak
well
su kuyusu
well
yerinde

Dediklerine göre ev sahibinin zamanında hali vakti yerindeymiş. - They say the landlord used to be well off.

Tom'un hali vakti çok yerinde değil. - Tom isn't very well off.

well
{ü} öyleyse

Oh evet,haklısın.Pekala,bu senin ekonomik olan alışveriş şeklin öyleyse. - Oh yes, you're right. Well, it's the way you shop that's tight-fisted then.

Peki, öyleyse, yapmamı istiyorsan onu yaparım. - Well, then, if you want me to I'll do it.

well
iyice

Ellerinizi iyice yıkayın - Wash your hands well.

Tom ofiste olanların iyice farkında. - Tom is well aware of what is going on at the office.

well
elverişli
well
{ü} Pekâlâ!/Ya!/Hayret!/Olur şey değil!/Sahi!/Eh!/Haydi!
well
(Askeri) HAVA ÖNLEMESİNDE "BELİRTİLEN CİHAZLAR İYİ ÇALIŞIYOR " ANLAMINDA BİR KOD
well
sıhhatli
well
tamamen

Onun ailesi tamamen çok iyidir. - His family are all very well.

Tamamen NTT'ye ait şirket, iyi kazanıyor. - The company, wholly owned by NTT, is doing well.

well
z. (bet.ter, best)
well
{s} iyi durumda

Tom hâlâ iyi durumda. - Tom is still doing well.

O bu işe başladığından beri oldukça iyi durumda. - He has been well off since he started this job.

well
sıhhatça iyi
well
{i} kuyu: artesian well artezyen kuyusu, artezyen. oil well petrol kuyusu
well
{ü} peki

Peki, hangi sporları seversin? - Well, what sports do you like?

Peki, belirsizliğin ekonomik faturası ne olacak? - Well, what about the economic price to be paid due to uncertainty?

İngilizce - İngilizce
well
fish or a plane's landing gear or for protecting something as e

    Heceleme

    fish or a plane's land·ing gear or for pro·tect·ing some·thing as e

    Türkçe nasıl söylenir

    fîş ır ı pleynz ländîng gîr ır fôr prıtektîng sʌmthîng äz i

    Telaffuz

    /ˈfəsʜ ər ə ˈplānz ˈlandəɴɢ ˈgər ər ˈfôr prəˈtektəɴɢ ˈsəmᴛʜəɴɢ ˈaz ˈē/ /ˈfɪʃ ɜr ə ˈpleɪnz ˈlændɪŋ ˈɡɪr ɜr ˈfɔːr prəˈtɛktɪŋ ˈsʌmθɪŋ ˈæz ˈiː/