fast, rapidly, speedily; hurriedly, hastily, impetuously

listen to the pronunciation of fast, rapidly, speedily; hurriedly, hastily, impetuously
İngilizce - Türkçe

fast, rapidly, speedily; hurriedly, hastily, impetuously teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

quickly
çabucak

Zaman çabucak geçiyor. - Time passes by quickly.

Çocuk çabucak öğreniyor. - The child is learning quickly.

quickly
hızla

Tartışma hızla kontrolden çıktı. - The argument quickly got out of control.

O hızla hareket etti ve yangını söndürdü. - He acted quickly and put out the fire.

quickly
süratle
quickly
şipşak
quickly
çabuk

Ona mümkün olduğunca çabuk ihtiyacım var. - I need it as quickly as possible.

Onu elimden geldiği kadar çabuk bitireceğim. - I'll finish it as quickly as I can.

quickly
tez
quickly
acele

Biz hepimiz öleceğiz, bazılarımız çabucak, diğerleri acele etmeyecek. - We will all die, some quickly, others will take their time.

Her neyse, Ozawa aceleyle yağmurluğunu çıkardı ve hızlı bir şekilde çıplak kızın omuzlarına koydu. - At any rate, Ozawa hurriedly took off his raincoat and quickly put it on the naked girl's shoulders.

quickly
yel gibi
quickly
şıp diye
quickly
hızlı şekilde

Tom elinden geldiği kadar hızlı şekilde merdivene tırmandı. - Tom climbed up the ladder as quickly as he could.

Ses çok hızlı şekilde hareket eder. - Sound travels very quickly.

İngilizce - İngilizce
quickly
fast, rapidly, speedily; hurriedly, hastily, impetuously