Amerika'da insan haklarını korumak için katı yasalar vardır.
 - America has strict laws to protect human rights.
Annem davranışlar hakkında katıdır.
 - My mother is strict about manners.
Bu kesinlikle aramızdadır.
 - This is strictly between us.
Ender vahşi hayvanların bu ülkeye ithalatı kesinlikle yasaklanmıştır.
 - The importation of rare wild animals to this country is strictly prohibited.
İlişkimiz tam anlamıyla profesyonel.
 - Our relationship is strictly professional.
Siyasete ilgim tamamen akademik.
 - My interest in politics is strictly academic.
Tom öğrencilerine karşı yeterince otoriter değildir.
 - Tom isn't strict enough with his students.
Ebeveynlerimin her ikisi de otoriter değil.
 - Both of my parents are not strict with me.
to pay strict attention.