İngilizce - Türkçe
enormous, massive, colossal; boundless, immeasurable; excellent (slang) teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- immense
- çok büyük
O, çocuklarla oynamaktan çok büyük zevk alıyor gibi görünüyor.
-She seems to take immense pleasure in playing with children.
Çocuklarına çok büyük bir servet bıraktı.
-He left an immense fortune to his children.
- immense
- pek çok
- immense
- {s} engin
Denizciler engin okyanusta haftalar ya da aylar harcarlar.
-Sailors spend weeks or months in the immense ocean.
- immense
- {s} muazzam
Deprem muazzam büyüklükte bir tsunamiye neden oldu.
-The earthquake caused a tsunami of immense size.
Büyük filozofun şerefine muazzam bir anıt dikildi.
-An immense monument was erected in honor of the eminent philosopher.
- immense
- (Tıp) immans
- immense
- kocaman
- immense
- uçsuz bucaksız
- immense
- çok geniş
- immense
- uçsuz bucaksız olma
- immense
- immensitygenişlik
- immense
- {s} mükemmel
- immense
- immenselygayet
- immense
- hudutsuz
- immense
- {s} harika
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
enormous, massive, colossal; boundless, immeasurable; excellent (slang) teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- {s} immense
enormous, massive, colossal; boundless, immeasurable; excellent (slang)
Heceleme
enormous, massive, colossal; boundless, immeasurable; ex·cel·lent (slang)Resimler
Geçmiş
Favoriler