Turkish - English
Definition of zırhı in Turkish English dictionary
- zırh
- armor
When I travel, I don't wear armor.
-Ben yolculuk ederken zırh giymiyorum.
That armored truck is carrying gold.
-Bu zırhlı kamyon altın taşıyor.
- zırh
- armour
Thankfully, this game does not have bikini armour.
-Neyse ki, bu oyunun bikini zırhı yok.
- zırh
- shield
- omuz zırhı
- (İnşaat) Spaulder, pauldron, pouldron
- zırh
- {i} corselet
- etek zırhı
- (Askeri) skirting armour
- zırh
- (Mekanik) margin
- zırh
- armour plate
- zırh
- breastplate
- zırh
- coat of mail
- at zırhı
- horse armor
- zırh
- suit of armor, armor; mail
- baldır zırhı
- greave
- boğaz zırhı
- gorget
- gemici zırhı
- (Askeri) sailor's breastplate
- gemici zırhı
- (Askeri) sailors breastplate
- göğüs zırhı
- breastplate
- göğüs zırhı
- pectoral
- güvenlik zırhı
- reactor containment
- kablo zırhı
- cable armor
- kablo zırhı
- cable armour
- zincir zırhı
- chain armour
- zırh
- armour [Brit.]
- zırh
- zırh
- sheeting
- zırh
- armor plating, armor (covering an armored vehicle)
- zırh
- armour, armor; armour plate, armor plate
- zırh
- harness
- zırh
- edging
- zırh
- sheathing
- zırh
- armature
- zırh
- under guard
- zırh
- cuirass
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of zırhı in Turkish Turkish dictionary
- ZIRH
- (Osmanlı Dönemi) Muharebe elbisesi, demirden örülmüş veya dökülmüş elbise
- ZIRH
- (Osmanlı Dönemi) Cevşen
- Zırh
- (Osmanlı Dönemi) ZERED
- Zırh
- (Osmanlı Dönemi) CEVŞEN
- Zırh
- cebe
- zırh
- Savaşlarda ok, kılıç, süngü gibi silahlardan korunmak için giyilen, demir ve tel levhalardan yapılmış giysi
- zırh
- Savaş gemilerinin veya bazı araçlarının dışına kaplanılan çelik levha
Related Terms
zırhı
Hyphenation
zır·hıResimler
History
Favorites