yourn

listen to the pronunciation of yourn
English - Turkish

Definition of yourn in English Turkish dictionary

yours
saygılarımla
yours
seninki

Seninki çok garip bir hikaye. - Yours is a very strange story.

Seninki de fena değil. - Yours is not bad, either.

yours
yours truly hürmetle
yours
ben

Benim görüşüm seninkine benzer. - My opinion is similar to yours.

Kendini benim yerime koy. - Put yourself in my position.

yours
senin

Senin bu iş planı neredeyse çok iyimser görünüyor. Bütün söyleyebileceğim onun bir boş hayalden daha fazlası olduğunu ummamdır. - This business plan of yours seems almost too optimistic. All I can say is I hope it's more than just wishful thinking.

Benim görüşüm seninkine benzer. - My opinion is similar to yours.

yours
sizin

Sizinki gibi öyle iyi bir kamera alamam. - I can't afford such a good camera as yours.

O bakımdan benim görüşüm sizinkinden farklıdır. - In that respect, my opinion differs from yours.

yours
sizinki

Bizim okulumuz sizinkiyle aynı büyüklükte değildir. - Our school was not the same size as yours.

Sizinkinin şeklinde bir ceket istiyorum. - I want a jacket shaped like yours.

yours
sizinkiler

Bir kaleme ihtiyacım var. Sizinkilerden birini kullanabilir miyim? - I need a pencil. Can I use one of yours?

Sanırım bunlar sizinkiler. - I think these are yours.

yours
seninkiler

Benim zevklerim seninkilerden oldukça farklı. - My tastes differ greatly from yours.

Benim ayakkabılarım seninkilerden daha büyük. - My shoes are bigger than yours.

yours
sizlerinki
English - English
yours