Bir kurşun kalemin var mı?
 - Do you have a pencil?
Bu kalem bana en az yüz dolara mâl oldu.
 - This pencil cost me at least a hundred bucks.
Onun biri uzun ve diğeri kısa iki kurşunkalemi vardır.
 - He has two pencils; one is long and the other short.
O bana bir kurşunkalem verdi.
 - She gave me a pencil.
Birisi kurşun kalemimi çaldı.
 - Someone has walked off with my pencil.
Bana kurşun kalemini ödünç verir misin?
 - Will you lend me your pencil?