Lütfen Tom'u karşılamam da bana yardım et.
- Please help me in welcoming Tom.
Karşılama komitesi nerede?
- Where's the welcoming committee?
Lütfen Tom'u karşılamam da bana yardım et.
- Please help me in welcoming Tom.
Karşılama komitesi nerede?
- Where's the welcoming committee?
Mary'nin çok davetkar bir tebessümü var.
- Mary has a very welcoming smile.
Onun çok davetkar bir tebessümü var.
- He has a very welcoming smile.
San Francisco'ya hoş geldiniz.
- Welcome to San Francisco.
Onun için bir hoş geldin partisi düzenledik.
- We had a welcome party for her.
Kalabalıki ailem bana sıcak bir karşılama yaptı.
- My host family gave me a hearty welcome.
Lütfen Bay Nomura'yı karşılamama yardım edin.
- Please help me welcome Mr. Nomura.
Her ne zaman o çayevine gitsem, patron beni karşılamak için dışarıya gelir.
- Whenever I walk by that teahouse, the boss always comes out to welcome me.
Biz beyzbol takımı üyelerini karşılamak için bayrakları salladık.
- We waved flags to welcome members of our baseball team.
Makineye hoş geldiniz.
- Welcome to the machine.
Kulübümüze hoş geldiniz.
- We welcome you to our club.
Bostonlu arkadaşların da istenilenden daha çok bu gece partime gelecekler.
- Your friends from Boston are more than welcome to come to my party tonight, too.
Birçok Amerikalı planı memnuniyetle karşıladı.
- Many Americans welcomed the plan.
Hiç kimse, öneriyi memnuniyetle karşılamadı.
- No one welcomed the proposal.
Benimle Boston'a gelmekte serbestsin.
- You're welcome to come with me to Boston.
We welcome suggestions for improvement.
... We are extremely excited to be welcoming international sports ...
... Please join me in welcoming my friend Sundar Pichai. ...