San Francisco'ya hoş geldiniz.
- Welcome to San Francisco.
Makineye hoş geldiniz.
- Welcome to the machine.
Kalabalıki ailem bana sıcak bir karşılama yaptı.
- My host family gave me a hearty welcome.
Biz beyzbol takımı üyelerini karşılamak için bayrakları salladık.
- We waved flags to welcome members of our baseball team.
Biz beyzbol takımı üyelerini karşılamak için bayrakları salladık.
- We waved flags to welcome members of our baseball team.
Prensesi karşılamak için bayraklar salladılar.
- They waved flags to welcome the princess.
Makineye hoş geldiniz.
- Welcome to the machine.
Merhaba! Akvaryumuma hoş geldiniz!
- Hello! Welcome to my aquarium!
Tom'un iyi karşılanacağını sanmıyorum.
- I don't think Tom would be welcomed.
Nereye gidersen git iyi karşılanacaksın.
- No matter where you go, you will be welcomed.
Bostonlu arkadaşların da istenilenden daha çok bu gece partime gelecekler.
- Your friends from Boston are more than welcome to come to my party tonight, too.
Önerileri memnuniyetle karşılıyoruz.
- We welcome submissions.
Hiç kimse, öneriyi memnuniyetle karşılamadı.
- No one welcomed the proposal.
Benimle Boston'a gelmekte serbestsin.
- You're welcome to come with me to Boston.
Karşılama komitesi nerede?
- Where's the welcoming committee?
Lütfen Tom'u karşılamam da bana yardım et.
- Please help me in welcoming Tom.
Karşılama komitesi nerede?
- Where's the welcoming committee?
Lütfen Tom'u karşılamam da bana yardım et.
- Please help me in welcoming Tom.
Senin çok davetkar bir tebessümün var.
- You have a very welcoming smile.
Mary'nin çok davetkar bir tebessümü var.
- Mary has a very welcoming smile.
We welcome suggestions for improvement.
I felt so welcomed at your party last night.