verregnet

listen to the pronunciation of verregnet
German - Turkish
yağmurdan bozulmuş
{fer'ra: tın} gammazlamak; ihanet etmek
English - Turkish

Definition of verregnet in English Turkish dictionary

rainy
{s} yağmurlu

Onun, Paris'e hareket ettiği gün yağmurlu idi. - The day she started for Paris was rainy.

Pazar öğleden sonra yağmurlu bir günde kendileriyle ilgili ne yapacaklarını bilmeyen milyonlarca insan ölümsüzlük için can atıyorlar. - Millions long for immortality who do not know what to do with themselves on a rainy Sunday afternoon.

wet
ıslak

Tom eve sırılsıklam ıslak vardı. - Tom arrived home soaking wet.

Oturduğun koltuktaki boya hâlâ ıslak. - The paint on the seat on which you are sitting is still wet.

rainy
{s} yağışlı

Tom Mary ile üç yıl önce yağışlı bir mevsim sırasında ilk kez karşılaştı. - It was during the rainy season three years ago that Tom first met Mary.

Trafik kazalarının yağışlı günlerde meydana gelmesi olasıdır. - Traffic accidents are likely to occur on rainy days.

wet
{i} yağmurlu hava
rainy
raininess yağmur çokluğu
rainy
sıkıntılı zaman
rainy
yağmurlu rainy day darda kalınan zaman
wet
ıslamak
wet
-e işemek
wet
{i} isteksiz kimse
rained out
yağmurluydu
wet
{s} yağışlı

Seattle çok yağışlı bir iklime sahiptir. - Seattle has a very wet climate.

Bu yağışlı havadan usandım. - I'm fed up with this wet weather.

wet
{f} içki ile kutlamak
wet
{s} hatalı
wet
ıslak,v.ıslat: adj.ıslak
wet
(İnşaat) ıslak, nemli
German - English
spoiled/spoilt by rain/raining
spoilt by rain
wet
rainy
rained out