German - Turkish
Definition of verdrängung in German Turkish dictionary
- [die] yerinden uzaklaştırma; bastırma; deplasman
- defet
English - Turkish
Definition of verdrängung in English Turkish dictionary
- displacement
- (Askeri) maimahreç
- displacement
- (Tıp) displasman
- displacement
- deplasman
- displacement
- yerdeğişim
- displacement
- yer değiştirme
- displacement
- kaydırım
- displacement
- (Tıp) Yerinden çıkarılma veya çıkarma
- displacement
- uzaklık
- displacement
- {i} yerini alma
- displacement
- {i} yerinden etme
- displacement
- {i} yerinden çıkarma
- displacement
- bir geminin ihraç ettiği suyun ağırlığı
- displacement
- yerinden olma/yerini alma
- displacement
- (Askeri) KADEMELENME, UZAKLIK: Bir nokta ile diğer nokta arasındaki mesafe. Örneğin, bataryadaki bir topun, esas topa veya batarya ortasına nazaran yanına ve derinliğine mesafesi
- displacement
- {i} kaydırım [fiz.]
- displacement
- (Diş Hekimliği) yerinden olma; yer değiştirme
- displacement
- (İnşaat) piston süpürme hacmi
- displacement
- (Tıp) Yer değiştirme (organ), yerinden oynama
Related Terms
German - English
Definition of verdrängung in German English dictionary
- psychic repression
- water displacement
- driving out
- displacement
- metasomatosis
- suppression
- replacement
- psychological repression
- repression
- extrusion
- metasomatism
- ousting
- Verdrängung (Motor, Pumpe)
- displacement (engine, pump)
- Verdrängung (Motor, Pumpe)
- piston displacement
- Verdrängung (von Luft, Wasser)
- displacement (of air, water)
- Verdrängung (von jemandem/etw. durch jemanden/etw.)
- displacement (of somebody/sth. by somebody/sth.)
- unfaire Geschäftspraktiken eines Marktführers zur Verdrängung innovativer Konkur
- FUD (fear, uncertainty, doubt)