Turkish - English
Definition of vali̇ in Turkish English dictionary
- vali
- governor
I want to take advantage of the opportunity to speak to the governor.
-Ben vali ile konuşma fırsatından yararlanmak istiyorum.
He promised himself he would again be governor.
-O tekrar vali olacağını kendisine söz verdi.
- vali
- governor of a province, vali
- vali
- prefect
- vali
- governor ilbay
- vali
- (macar) ban
- vali
- ethnarch
- vali
- (cezayir) dey
- vali
- exarch
- vali
- chief magistrate
- vali
- proconsul
- vali konağı
- government house
- vali olarak atanmak
- be inducted as a governor
- vali yardımcısı
- vice governor
- vali yardımcısı
- lieutenant governor
- genel vali
- (Politika, Siyaset) governor-general
- valiler
- governors
- Vali
- PROVINCE GOVERNOR
- Vali
- ilbey
- Valiler
- prefects
- genel vali
- (sömürge) resident
- genel vali
- minister resident
- genel vali
- proconsul
- genel vali
- viceroy
- genel vali
- governor general
- genel vali
- (kadın) vicereine
- genel vali ile ilgili
- viceroyal
- genel vali konağı
- (sömürge) residency
Related Terms
English - English
Definition of vali̇ in English English dictionary
- vali
- (Norse mythology) one of the Aesir and avenger of Balder; son of Odin
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of vali̇ in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) Bir vilâyeti idare eden en büyük memur
- (Osmanlı Dönemi) Mâlik
- vali
- Bir ilde devleti temsil eden en yetkili yönetim görevlisi, ilbay
- Vali
- ilbay
Related Terms
vali̇
Hyphenation
va·li̇Resimler
History
Favorites