İngilizce konuşurken hata yapmaktan korkmayın.
 - Don't be afraid to make mistakes when speaking English.
İngilizce konuşmak kolay değildir.
 - Speaking English is not easy.
Tom hem İngilizce hem de Fransızca konuşarak büyüdü.
 - Tom grew up speaking both English and French.
Evde Fransızca konuşarak büyüdüm.
 - I grew up speaking French at home.
İngilizce konuşmak kolay değildir.
 - Speaking English is not easy.
İngilizce konuşmak kolay değildir.
 - Speaking English isn't easy.
Hiç Fransızca konuşan birini duydun mu?
 - Have you ever heard someone speaking in French?
Sen hiç Esperanto dilini konuşan birini duydun mu?
 - Have you ever heard someone speaking in Esperanto?
Tom halka hitap etmede iyidir.
 - Tom is good at public speaking.
Onun Amerikalı kadar akıcı bir biçimde İngilizce konuştuğunu duydum.
 - I heard her speaking English as fluently as an American.
Bir yıl içinde hepinizi akıcı İngilizce konuşturacağım.
 - I'll have you all speaking fluent English within a year.
Sıkı bir şekilde konuşulursa, o bundan hiç hoşlanmadı ama bir şey söylemedi.
 - Strictly speaking, she didn't like it at all, but she didn't say a thing.
Genel olarak söylemek gerekirse, oğlanlar kızlardan daha hızlı koşabilirler.
 - Generally speaking, boys can run faster than girls.