tuzları

listen to the pronunciation of tuzları
Turkish - English

Definition of tuzları in Turkish English dictionary

tuz
{i} SALT

You can't drink seawater because it's too salty. - Deniz suyunu içemezsin çünkü su çok tuzlu.

The salts and minerals found in these mountains are quite diverse. - Bu dağlarda bulunan tuzlar ve mineraller oldukça farklıdır.

besin tuzları
(Denizbilim) nutrients
tuz
common salt
tuz
the salt
Tuz
(Tıp) sal
demir tuzları içeren
chalybeate
kireç tuzları
lime salts
maden tuzları ile tedavi
metallotheraphy
sodyum tuzları
sodium salts
tuz
chem. salt
tuz
(Tabiat Doğa) (mineral, maden) [syn.: tuz, sodyum kloruru] salt
tuz
salts: İngiliz tuzu Epsom salts
tuz
salt, common salt
tuz
salt, table salt
English - English

Definition of tuzları in English English dictionary

tuz
{n} a lock, bunch or tuft of hair
tuz
A lock or tuft of hair
Turkish - Turkish

Definition of tuzları in Turkish Turkish dictionary

TUZ
Kokusuz, suda eriyen, yiyecekleri korumada ve tatlandırmada kullanılan billursu madde (NaCl)
Tuz
sodyum klorür
Tuz
nemek
Tuz
(Osmanlı Dönemi) ŞÜZAM
Tuz
(Osmanlı Dönemi) ŞEZAT
Tuz
milh
tuz
Bir asitteki hidrojenin yerini bir bazın almasıyla oluşan bireşim
tuz
Bir asitteki hidrojenin yerini bir bazın almasıyla oluşan birleşim