trockenheit

listen to the pronunciation of trockenheit
German - Turkish
{'trokınhayt} e kuruluk; susuzluk, kuraklık
kuruluk
kuraklık
English - Turkish

Definition of trockenheit in English Turkish dictionary

drought
kuraklık

Kuraklık dönemi ürüne ciddi hasar verdi. - The spell of drought did severe damage to the harvest.

Seller, şiddetli rüzgar fırtınaları, kuraklıklar, öldürücü donlar ve hava kirliliği sorunları hepsi,ara sıra, modern toplumu etkilenmiştir. - Floods, violent wind storms, droughts, killing frosts, and the problems of air pollution have all, on occasion, influenced modern society.

drought
{i} kıtlık

Kıtlık süresince birçok köylü öldü. - Many peasants died during the drought.

aridity
cansızlık
aridity
kuruluk
aridity
yavanlık
aridity
kuraklık
aridity
tatsızlık
aridity
{i} çoraklık
aridity
{i} (iklim/hava için) kuruluk
aridity
{i} sıkıcılık
aridity
{i} (toprakta) kuraklık
drought
susuzluk
drought
susuz
drought
(isim) kıtlık, darlık, kuraklık