Turkish - English
Definition of tomurcuklu in Turkish English dictionary
- gemmiferous
- gemmate
- with buds
- tomurcuk
- bud
The buds on the bush have not changed in size since fall.
-Çalı tomurcukları sonbahardan beri boyut olarak değişmedi.
The trees are budding early this year.
-Ağaçlar bu yılın başlarında tomurcuklanıyor.
- tomurcuk
- {i} button
- tomurcuk
- fruit-bud
- tomurcuk
- pip
- tomurcuk
- gemmae
- tomurcuk
- sprout
- tomurcuk
- sprit
- Tomurcuk
- (Tıp) colliculus
- tomurcuk
- burgeon
- tomurcuk
- eye
- tomurcuk
- gemma
- tomurcuk
- fruit bud
- tomurcuk
- (tek) pip
- tomurcuk
- bud (of a plant)
- tomurcuk
- bud, sprout
- tomurcuk
- knop
- tomurcuk
- blasto
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of tomurcuklu in Turkish Turkish dictionary
- Tomurcuk
- cezl
- Tomurcuk
- bibil
- Tomurcuk
- (Osmanlı Dönemi) ZİRR
- Tomurcuk
- tomruk
- Tomurcuk
- (Osmanlı Dönemi) ZIRR
- Tomurcuk
- kukus
- Tomurcuk
- bubuk
- Tomurcuk
- kombos
- Tomurcuk
- domur
- Tomurcuk
- buduk
- Tomurcuk
- (Osmanlı Dönemi) TAL'
- tomurcuk
- Özellikle çiçeği verecek olan gonca
- tomurcuk
- Bitkilerde çiçek oluşumunun ilk aşamasında büyüyen çıkıntı
- tomurcuk
- Bir bitkinin üzerinde bulunan ve ileride sap, çiçek veya yaprak verecek olan filiz. Özellikle çiçeği verecek olan gonca: "Birden yaban güllerinin dikenli dallarında tomurcuklar çatlıyor."- A. İlhan
- tomurcuk
- Bir bitkinin üzerinde bulunan ve ileride sap, çiçek veya yaprak verecek olan filiz
Related Terms
tomurcuklu
Hyphenation
to·mur·cuk·luResimler
History
Favorites