Eski araba hurda için alınıyor.
 - The old car is being taken for scrap.
Her şeyi hurdaya ayırmamız gerekir.
 - We should scrap the whole thing.
Onun telefon numarasını bir kâğıt parçasına yazdım.
 - I wrote down his phone number on a scrap of paper.
Mary topuklarını parçalıyor.
 - Mary is scraping her heels.
Vay, gerçekten berbat bir ruh halindesin. Kavgacı olma.
 - Wow, you're really in a bad mood. Don't get scrappy.
Sana kupürler albümümü göstereyim.
 - Let me show you my scrapbook.