Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to run apart; to separate; to tend into different directions

listen to the pronunciation of to run apart; to separate; to tend into different directions
English - Turkish

Definition of to run apart; to separate; to tend into different directions in English Turkish dictionary

diverge
(fiil) sapmak; açılmak, ayrılmak, birbirinden uzaklaşmak; uyuşmamak, farklı olmak
diverge
uzaklaşma
diverge
uzaklaşmak
diverge
ıraksamak
diverge
(Kimya) ıraksama
diverge
ayrıl

köye ulaşıncaya dek beraber yuruduler fakat sonra yolları ayrıldı - They walked along the road together until they reached the village, but then their paths diverged.

Okuldan sonra onların yaşamları ayrıldı. - After school, their lives diverged.

diverge
(yol/görüş/vb.den) ayrılmak
diverge
Ayrılmak, birbirinden uzaklaşmak
diverge
Farklı olmak, farklılaşmak
diverge
geometri - ıraksamak
diverge
divergent çeşitli
diverge
birbirinden uzaklaştırmak
diverge
{f} açılmak
diverge
muhtelif
diverge
birbirinden uzaklaşmak
diverge
ayırmak
diverge
fikirce ayrılmak
diverge
{f} farklı olmak
diverge
- cy ayrılma
English - English
diverge

Two roads diverged in a yellow wood, / And sorry I could not travel both /.

to run apart; to separate; to tend into different directions
Favorites