Kaçmış bir atı yakalamak söylenmiş bir sözü geri almaktan daha kolaydır.
 - It is easier to catch an escaped horse than to take back an escaped word.
Tom'un arabasına yeniden sahip olundu.
 - Tom's car has been repossessed.
Tüm söylediklerimi geri alacağım.
 - I'll take back all I said.
Tom Mary'den söylediklerini geri almasını istedi.
 - Tom asked Mary to take back what she said.
Pazartesi günü kitapları kütüphaneye geri götürmek zorundayım.
 - On Monday I have to take back the books to the library.
Korkarım banka evimi geri alacak.
 - I'm afraid the bank is going to repossess my house.