Sadece sana şans dilemek istedim.
- I just wanted to wish you luck.
Anneme mutlu yıllar dilemek istiyorum.
- I'd like to wish my mom a happy birthday.
Anne babasının arzusunun aksine şarkıcı oldu.
- He became a singer against his parents wishes.
Benim arzuma boyun eğmesi için onu zorladım.
- I forced him into complying with my wish.
O, sana en iyi dileklerini gönderdi.
- She sent you her best wishes.
Üçüncü dilek mi? Adam şaşırdı. Birinci ve ikinci dileği dilememişsem, o nasıl üçüncü dilek olabilir ki?
- Third wish? The man was baffled. How can it be a third wish if I haven't had a first and second wish?
Babanızın çabuk iyileşmesi için isteklerim.
- My wishes for your father's rapid recovery.
Senin isteklerini karşılamaya çalışacağım.
- I'll try to meet your wishes.
O, yirmi yıl önce doğmuş olmayı diledi.
- She wished she had been born twenty years earlier.
Keşke olduğum gibi olmayı dilediğim zaman olduğum gibi olsam.
- I wish I were what I was when I wished I were what I am.
Kocanızla iletişim kurmayı istemenizi anlıyorum.
- I understand you wish to contact your husband.
Hanako'nun Taro ile evlenmek istemediği açıktı.
- It was clear that Hanako did not wish to marry Taro.
Jane İngiltere'de sumo görebilmeyi istemektedir.
- Jane wishes she could see sumo in England.
Ken onun İngilizcesini tazelemeyi istemektedir.
- Ken wishes to brush up his English.