Onu yanlış yere koymuş olmalıyım.
 - I must've misplaced it.
Tom'un şeyleri yanlış yere koymak gibi bir eğilimi var.
 - Tom has a tendency to misplace things.
Tom'un şeyleri yanlış yere koymak gibi bir eğilimi var.
 - Tom has a tendency to misplace things.