Bu kapıyı kilitlemek zorundayım.
 - I have to lock this door.
Küçük bir çocuğu odasına kilitlemek bir zulüm hareketidir.
 - It is an act of cruelty to lock a small child in his room.
Gerçekten mi? Ben gitmeden önce onu kilitlemiştim.
 - Really? I had locked it up before I went out.
Birisi içeri girmeye çalışır diye kapıyı kilitledim.
 - I locked the door, in case someone tried to get in.
Mary'nin saçının her buklesi yerindeydi.
 - Every lock of Mary's hair was in place.
Bu binanın kilitlenmesini istiyorum.
 - I want this building locked.
Odana gitmeni ve kapıyı kilitlenmeni istiyorum.
 - I want you to go to your room and lock the door.