Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to destroy; to put an end to

listen to the pronunciation of to destroy; to put an end to
English - Turkish

Definition of to destroy; to put an end to in English Turkish dictionary

murder
{f} öldürmek

O, kocasını öldürmekle suçlandığı için mahkemelik oldu. - She went on trial charged with murdering her husband.

Tom Mary'yi öldürmekle suçlandı. - Tom has been accused of murdering Mary.

murder
cinayet

O cinayetten suçludur. - He is guilty of murder.

O cinayetten tutuklandı. - He was arrested for murder.

murder
{f} kasten öldürmek
murder
{f} bozmak
murder
{i} adam öldürme
murder
kıymak
murder
kanlı

Fadıl'ın, kanlı planını uygulamasını hiçbir şey durduramaz. - Nothing can stop Fadil from executing his murderous plan.

murder
(Kanun) kasden cinayet işleme
murder
katletmek
murder
çok zor iş
murder
içine etmek
murder
{f} öldür

O adam küçük bir kızın öldürülmesinden dolayı yargılanıyor. - That man is on trial for the murder of a little girl.

Adamın öldürüldüğüne dair bir olasılık var. - There's a possibility that the man was murdered.

murder
(isim) adam öldürme, cinayet, öldürme
murder
{f} (yasaya aykırı olarak) (birini) öldürmek, katletmek
murder
murder a piece of music bir müzik parçasını berbat etmek
murder
(fiil) öldürmek, cinayet işlemek, kasten öldürmek, bozmak
murder
murder in the first degree kasten adam öldürme
murder
{f} k.dili. bozmak
English - English
murder