Onların hepsi Tom'a bakmak için döndü.
 - They all turned to face Tom.
Facebook'taki arkadaşlarının resimlerine bakmak vakit kaybıdır.
 - Looking at your Facebook friends' photos is a waste of time.
Kurbanın vücudu halı üzerinde yüzü aşağıya bakacak şekilde yatıyordu.
 - The victim's body was lying face down on the rug.
İngiltere tehlikeli şekilde düşük gıda malzemeleri ile karşı karşıya idi.
 - Britain faced dangerously low supplies of food.
Şapkamı giymeyi unuttum ve yüzüm kötü biçimde güneşten yandı.
 - I forgot to wear my hat and my face got badly sunburned.
Tom'un yüzü kötü bir biçimde çürük.
 - Tom's face is badly bruised.