to break one's fast in the morning; too eat the first meal in the day

listen to the pronunciation of to break one's fast in the morning; too eat the first meal in the day
English - Turkish

Definition of to break one's fast in the morning; too eat the first meal in the day in English Turkish dictionary

breakfast
{i} kahvaltı

Bu sabah kahvaltı yapmadım. - I didn't have breakfast this morning.

O, kahvaltısını sıklıkla orada yer. - He often eats breakfast there.

breakfast
sabah kahvaltısı

Sabah kahvaltısını sekizde yedim. - I ate breakfast at eight.

Sabah kahvaltısı iskandinav usulü açık büfedir. - Breakfast is a smorgasbord.

breakfast
kahvaltı çıkarmak
breakfast
(isim) kahvaltı
breakfast
kahvaltı vermek
breakfast
kahvaltı yap

Ben ilk otobüse zamanında yetişmek için aceleyle kahvaltı yaptım. - I had breakfast in haste in order to be in time for the first bus.

Hızlı bir kahvaltı yaptım. - I had a quick breakfast.

breakfast
kahvaltı etmek

Sami, kahvaltı etmek için bara geldi. - Sami came to the bar to eat breakfast.

English - English
breakfast