Her şey değişmek üzere.
 - Everything's about to change.
O, yaşayan türlerin en güçlüsü değil, en zekisi değil fakat değişmek için en duyarlı olanıdır.
 - It is not the strongest of the species that survive, not the most intelligent, but the one most responsive to change.
Onu değiştirmek istiyorum.
 - I want to change that.
Ben tarihi yarın geceye değiştirmek istiyorum.
 - I'd like to change the date to tomorrow night.
Herhangi bir değişiklik var mı?
 - Have there been any changes?
İnsan cildi sıcaklık değişikliklerine karşı çok duyarlıdır.
 - Man's skin is very sensitive to temperature changes.
İnsan cildi sıcaklık değişikliklerine karşı çok duyarlıdır.
 - Man's skin is very sensitive to temperature changes.
AIDS araştırma dünyasında yer alan tüm değişiklikleri takip edemem.
 - I can't keep track of all the changes taking place in the world of AIDS research.