O, komşularımdan biri.
 - He is one of my neighbors.
Komşumla ilginç bir muhabbet ettim.
 - I had an interesting conversation with my neighbor.
Sadece iyi bir komşu olmak istiyorum.
 - I just want to be a good neighbor.
Sadece iyi bir komşu olmak istiyorum.
 - I only want to be a good neighbor.
Tom Mary'ye bitişik komşuya gitmesini ve komşunun yardıma ihtiyacı olup olmadığını anlamasını söyledi.
 - Tom told Mary to go next door and see if the neighbors needed any help.
O bizim bitişik komşumuz.
 - He is our next door neighbor.