English - Turkish
Definition of to-lash in English Turkish dictionary
- flay
- derisini yüzmek (hayvan)
- flay
- azarlamak
- flay
- soy
- flay
- paylamak
- flay
- {f} çok parasını almak
- flay
- fena halde azarlamak
- flay
- {f} sert bir dille eleştirmek
- flay
- {f} (derisini) yüzmek
- flay
- {f} derisini yüzmek
- flay
- {f} soymak
- flay
- haşlamak
- flay
- {f} fena halde azarlamak, haşlamak
- flay
- zorla veya hile yaparak parasını almak
- flay
- azarla/kırbaçla/yüz
- flay
- {f} verip veriştirmek
- swinge
- {f} kamçılamak
- swinge
- {f} kırbaçlamak