Yüzünü gizlemek istiyorsan, çıplak yürü.
- If you want to hide your face, walk naked.
Benden gizlemek zorunda değilsin.
- You didn't have to hide from me.
Tom saklanmak için iyi bir yer bulamadı.
- Tom couldn't find a good place to hide.
Bir kayanın altında saklanmak istiyorum.
- I want to hide under a rock.
Tom anahtarı saklamak için iyi bir yer bulamadı.
- Tom couldn't find a good place to hide the key.
Tom hislerini Mary'den saklamak zorunda değildir.
- Tom doesn't have to hide his feelings from Mary.
Benim postumu kurtardığın için teşekkürler.
- Thanks for saving my hide.
Tom'un gizleyecek bir şeyi yoktu.
- Tom had nothing to hide.
O, hatasını bizden gizlemeye çalıştı.
- She tried to hide her mistake from us.
Ben gizlenmek için tüm yerleri biliyorum.
- I know all the places to hide.
Gizlenmek için güvenli bir yer bulmamız gerek.
- We need to find a safe place to hide.