English - Turkish
Definition of the road, track, etc in English Turkish dictionary
- railway
- {i} demiryolu [brit.]
- railway
- i., bak. railroad
- railway
- demiryol
Onun babası bir demiryolu işçisi.
-His father was a railway worker.
Yeni demiryolu henüz tamamlanmış değildir.
-The new railway is not completed yet.
- railroad
- aceleye getirip -tirmek
- railroad
- meclisten bir yasayı/josparı süratle geçirmek
- railroad
- dili ivedilikle geçirmek narrowgauge railroad dekovil hattı
- railroad
- railway i
- railroad
- {f} meclisten hızla geçirmek
- railroad
- {f} demiryolu ile taşımak
- railroad
- {i} tren yolu
- railroad
- demiryol
Bir demiryolu ağı tüm Japonya'yı sarar.
-A network of railroads spreads all over Japan.
Demiryolu işçileri yarın greve gidiyorlar.
-The railroad workers are going on walkout tomorrow.
- railroad
- {i} demiryolu
Demiryolu karayoluna paralel.
-The railroad is parallel to the road.
Bir demiryolu kazasında öldü.
-He was killed in a railroad accident.
- railroad
- {f} mecbur etmek
- railroad
- aceleye getir/yolla
- railroad
- {f} zorlamak
- railway
- {i} banliyö hattı
Related Terms
the road, track, etc
Pronunciation
Resimler
History
Favorites