Facebook'taki arkadaşlarının resimlerine bakmak vakit kaybıdır.
 - Looking at your Facebook friends' photos is a waste of time.
Onların hepsi Tom'a bakmak için döndü.
 - They all turned to face Tom.
Benimle tekrar o şekilde konuşursan, yüzünü parçalayacağım.
 - If you talk to me that way again, I'm going to smash your face in.
Kurbanın vücudu halı üzerinde yüzü aşağıya bakacak şekilde yatıyordu.
 - The victim's body was lying face down on the rug.
Tom'un yüzü kötü bir biçimde çürük.
 - Tom's face is badly bruised.
Şapkamı giymeyi unuttum ve yüzüm kötü biçimde güneşten yandı.
 - I forgot to wear my hat and my face got badly sunburned.