Ek olarak yaşlılar birbirleriyle sosyalleşebilsin ve Amerikan hayatının aktif üyeleri olarak kalabilsinler diye birçok topluluk kurulmuştur.
- In addition many groups have been formed so that the elderly can socialize with one another and remain active participants in American life.
Fransa'da bir Amerikan okulundan mezun oldum.
- I graduated from an American school in France.
Düzensiz fiiller İngilizcenin bir parçasıdır.
- Irregular verbs are a part of the English language.
İngilizce dilinden ve onunla ilgili her şeyden nefret ediyorum.
- I hate the English language and everything related to it.
Bir Amerikalı istasyonda benimle konuştu.
- An American spoke to me at the station.
İran, Amerikalı kadının serbest bırakılmasını engelliyor.
- Iran balks at release of American woman.
İngiliz İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi arasında bazı farklar vardır.
- There are some differences between British English and American English.
Amerikan İngilizcesi, İngiliz İngilizcesinden daha iyi değildir.
- American English isn't better than British English.