the air in a particular place

English - Turkish

Definition of the air in a particular place in English Turkish dictionary

Related Terms

atmosphere

{i} atmosfer

Washington'daki atmosfer çok gergin oldu. - The atmosphere in Washington became very tense.

Atmosferde volkanik kül var. - There's volcanic ash in the atmosphere.

atmosphere

atmofer

atmosphere

çevre

Bu odada garip bir atmosfer ziyaretçiyi çevreliyor. - A strange atmosphere surrounds the visitor in this room.

atmosphere

gazyuvarı

atmosphere

havaküre

atmosphere

{i} hava

Atmosferde ne kadar yüksekte seyahat edersen o kadar az hava vardır. - The higher in the atmosphere you travel, the less air there is.

Odada gergin bir hava vardı. - There was a tense atmosphere in the room.

atmosphere

{i} basınç birimi

atmosphere

{i} ortam

O geldiğinde ortam gerginleşti. - The atmosphere became strained when he came.

Jane'in söylediği ortamı daha az gerdi. - What Jane said made the atmosphere less tense.

atmosphere

(Askeri) ATMOSFER: Yeryüzünü çevreleyen hava. Ayrıca bakınız: "ionosphere; stratosphere; tropopause; troposphere"

English - English

Definition of the air in a particular place in English English dictionary

atmosphere

Hyphenation

the A·ir in a par·ti·cu·lar place

Turkish pronunciation

dhi er în ı pırtîkyılır pleys

Pronunciation

/ᴛʜē ˈer ən ə pərˈtəkyələr ˈplās/ /ðiː ˈɛr ɪn ə pɜrˈtɪkjəlɜr ˈpleɪs/