Başım çok kötü ağrıyordu. Bu yüzden erken yattım.
- I had a bad headache. That's why I went to bed early.
İşte bu yüzden buradayız.
- That's why we're here.
O dürüst. Bu nedenle onu beğenirim.
- He is honest. That's why I like him.
Bu nedenle bu haberi paylaşıyorum.
- That's why I share this news.
Herkes hatalar yapar, bu sebeple onlar kurşun kalemlere silgiler koyarlar.
- Everybody makes mistakes. That's why they put erasers on pencils.
... WHY DON'T YOU COVER IT YOURSELF? ...
... two billion by 1930, 1927, we don’t know exactly. Why don’t we know exactly? Because ...