Turkish - English
Definition of tanecik in Turkish English dictionary
- {i} grain
- {i} particle
- granule
- all of, no more than, only: İki tanecik kitabı var. He has all of two books
- granule (of sand, salt, sugar, etc.)
- tiny kernel or grain (of a cereal plant)
- flake
- fleck
- granule; particle; grain
- (İnşaat) micelle
- corpuscle
- pellet
- mote
- (Sosyoloji, Toplumbilim) quark
- tanecik hızı
- particle velocity
- tanecik yörüngesi
- particle orbit
- tanecik şeklinde
- granuliform
- ince tanecik
- fine grain
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of tanecik in Turkish Turkish dictionary
- Küçük tane
- Çok küçük boyutlu madde, cisim
- Sayı gösteren bir sözle birlikte bir şeyin azlığı belirtilmek için kullanılır: "Oradaki beş altı tanecik Çingene çadırına yanaştık."- O. C. Kaygılı. Çok küçük boyutlu madde, cisim
- Sayı gösteren bir sözle birlikte bir şeyin azlığı belirtilmek için kullanılır
tanecik
Hyphenation
ta·ne·cikResimler
History
Favorites