It was a publicity stunt.
- O bir tanıtım dublörlüğüydü.
You don't have to worry about publicity.
- Tanıtım konusunda endişelenmek zorunda değilsin.
Introductions have already been made.
- Zaten tanıtımlar yapıldı.
The introductions are being made.
- Tanıtımlar yapılmaktadır.
I had to compete with him for promotion.
- Ben tanıtım için onunla rekabet etmek zorunda kaldım.
You're up for promotion.
- Tanıtım için hazırsınız.
Introducing foreign plants, such as palm trees can damage ecosystems.
- Palmiye ağaçları gibi yabancı bitkilerin tanıtımı ekosistemlere zarar verebilir.
Up to now he had made nine humanoid robots but they were all demonstration models.
- O şimdiye kadar dokuz insansı robot yapmıştı ama onların hepsi tanıtım modelleriydi.
Give me a demonstration.
- Bana bir tanıtım yap.
The introductions are being made.
- Tanıtımlar yapılmaktadır.
Introducing foreign plants, such as palm trees can damage ecosystems.
- Palmiye ağaçları gibi yabancı bitkilerin tanıtımı ekosistemlere zarar verebilir.