English - Turkish
Definition of so as to be flat in English Turkish dictionary
- flat
- düz yüzey
- so as to
- -mek için: He did this so as to prevent theft. Bunu, hırsızlığı önlemek için yaptı
- flat
- {s} patlak
Bisikletimin patlak bir lastiği vardı, bu yüzden yedi trenini kaçırdım.
-My bicycle had a flat tire, so I missed the seven o'clock train.
Bisikletimin arka tekerleği patlak.
-The rear tire of my bicycle is flat.
- flat
- ova
- flat
- (Dilbilim) bemolleşme
- flat
- gazı kaçmış (içecek)
- flat
- geniş düz yer
- flat
- değişmez
- flat
- yavanlık
- flat
- gazsız
- flat
- harap
- flat
- bataklık
- so as to
- -mek amacıyla
- so as to
- -ecek bir şekilde
- flat
- {i} müz. bemol
- flat
- kati
- so as to
- -mek için
- so as to
- için
O, zamanında varmak için koştu.
-He ran, so as to arrive on time.
Sabahleyin bir koşuşturmadan kaçınmak için bugün biraz geç saatlere kadar çalışacağım.
-Today I'm working a little late so as to avoid a rush in the morning.
- so as to
- -cek biçimde
- So as to
- -mak için
- as to be
- Bkz. so as to be
- so as to
- 1. -mek için: He did that so as to annoy me. Beni kızdırmak için yaptı. 2. -ecek bir şekilde: He coughed so as to attract Selmin´s attention. Selmin´in dikkatini çekecek bir şekilde öksürdü
- flat
- {s} gazı gitmiş (meşrubat/bira/şampanya)
- flat
- {s} kısık
- flat
- {i} apartman dairesi, daire
- flat
- yas
- flat
- düşmek
- flat
- donuk/tam/sıkıcı/düz
- so as to
- ecek şekilde
- so as to
- mak için
Related Terms
English - English
Definition of so as to be flat in English English dictionary
- flat
- so as to
- in order to; "he observed the snakes so as to describe their behavior"
- so as to
- in order to, in order that, so that
- so as to
- in order to; "he observed the snakes so as to describe their behavior
Related Terms
so as to be flat
Turkish pronunciation
sō äz tı bi flätPronunciation
/ˈsō ˈaz tə bē ˈflat/ /ˈsoʊ ˈæz tə biː ˈflæt/
Resimler
Videos
... keeping Medicare premiums flat and lowering ...
... And I suddenly now have two flat tires. ...
History
Favorites