Onun bir imzasını isteyeceğim. Yazmak için bir şeyin var mı?
 - I'm going to ask him for an autograph. Do you have anything to write with?
Tatoeba'ya yüzlerce cümle yazmak isterdim ama yapmam gereken şeyler var.
 - I would love to write hundreds of sentences on Tatoeba, but I've got things to do.
Yazı yazmak için bana biraz kağıt verin.
 - Give me some paper to write on.
Kütüphane kitaplarına yazı yazmayın.
 - Don't write in library books.
Bir mektubu kurşun kalem ile yazmamalısın.
 - You must not write a letter with a pencil.
Lütfen bir dolmakalem ile yaz.
 - Please write with a pen.
O her hafta annesine yazmaktan geri kalmaz.
 - He never fails to write to his mother every week.
Ann, şiir yazmayı sever.
 - Ann likes to write poems.
Judy'ye bir mektup yazmak niyetindeyim.
 - I intend to write a letter to Judy.
Mektup yazmak zorunda mıyım?
 - Do I have to write a letter?