Benim bir tahta tarağım var.
 - I have a wooden comb.
Saçını taramamı ister misin?
 - Do you want me to comb your hair?
Saçımı taramak için bir aynaya ihtiyacım var.
 - I need a mirror to comb my hair.
Saçımı taramak zorundayım.
 - I have to comb my hair.
Bu tarakla saçlarımı fırçalamayı severim.
 - I like to comb my hair with this comb.
Eğer kelsen neden bir tarak kullanmaya ihtiyacın var?
 - Why do you need a comb if you're bald?
Ayakkabılarını cilaladıktan sonra, Tom dişlerini fırçaladı ve saçını taradı.
 - After polishing his shoes, Tom brushed his teeth and combed his hair.
Bu tarakla saçlarımı fırçalamayı severim.
 - I like to comb my hair with this comb.