Turkish - English
Definition of sebîl in Turkish English dictionary
- sebil
- public fountain
- sebil
- free distribution of water
- sebil
- free drinking water distributed as an act of piety
- sebil
- kiosk built for the dispensing of free drinking water
- sebil
- public fountain; free distribution of water
- sebil etmek
- 1. to distribute (something) free (as an act of piety). 2. to distribute (something) lavishly
- elektrikli sebil
- electric water fountain
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of sebîl in Turkish Turkish dictionary
- SEBİL
- (Hukuk) Tanrı yoluna yapılan içme suyu dağıtımı
- SEBİL
- (Osmanlı Dönemi) Allah rızası için su dağıtılan yer
- SEBİL
- (Osmanlı Dönemi) Açık ve büyük yol. Büyük cadde
- sebil
- Genellikle camilere bitişik özel bir biçimde yapılmış, karşılık beklemeden, hayır için içme suyu dağıtılan taş yapı, sebilhane
- sebil
- Kutsal günlerde karşılık beklemeden, hayır için dağıtılan içme suyu
- sebil
- Kutsal günlerde sevap kazanmak için dağıtılan içme suyu
- sebil
- Genellikle camilere bitişik özel bir biçimde yapılmış, karşılık beklemeden hayır için içme suyu dağıtılan taş yapı, sebilhane
- sebil
- Meyan kökü şerbetini bir hayır için dağıtma
- sebil
- Kutsal günlerde karşılık beklemeden hayır için dağıtılan içme suyu
- sebil
- Hayır için dağıtılan içme suyu
- sebil etmek
- Bol bol vermek, dağıtmak
- Sebil
- sebilhane
- TAHLİYEİ SEBİL
- (Hukuk) Tutuklu ve mahkumları serbest bırakma
Related Terms
sebîl
Hyphenation
sebî·lResimler
History
Favorites