saplanan

listen to the pronunciation of saplanan
Turkish - English

Definition of saplanan in Turkish English dictionary

sapla
{f} stuck

Then little Gerda wept hot tears, which fell on his breast, and penetrated into his heart, and thawed the lump of ice, and washed away the little piece of glass which had stuck there. - Sonra küçük Gerda, onun göğsüne dökülen, oradan kalbine nüfuz edip, buz kalıbını eriten ve orada saplanmış olan küçük cam parçasını alıp götüren sıcacık gözyaşlarını döktü.

Tom got stuck in a traffic jam. - Tom bir trafik sıkışıklığında saplanıp kaldı.

sapla
{f} stick
bıçak gibi saplanan acı
stitch