Sami, Leyla'ya tecavüz etmek istedi.
 - Sami wanted to rape Layla.
Kadınlarımıza tecavüz etmek istiyorlar.
 - They want to rape our women.
Mary´yi bodrumda tutuyorum ve ona her gün tecâvüz ediyorum.
 - I hold Mary in the basement and rape her every day.
Onun babası ırza tecavüzle suçlandı.
 - Her father was accused of statutory rape.
Onun babası ırza tecavüzle suçlandı.
 - Her father was accused of statutory rape.
Tom babasının birden çok kez ona tecavüz ettiğini iddia etti.
 - Tom claimed that his father had raped him on multiple occasions.
Fadıl kadına tecavüz etti.
 - Fadil raped the woman.
After the Industrial Revolution, it was discovered that rape also yields oil suitable for lubrication.