psychotic, or otherwise insane

listen to the pronunciation of psychotic, or otherwise insane
English - Turkish

Definition of psychotic, or otherwise insane in English Turkish dictionary

psycho
sapık

Sami bir sapık tarafından öldürüldü. - Sami was murdered by a psycho.

psycho
psikopat

Ben bir psikopat değilim. - I'm not a psychopath.

Leyla, Sami ve Salima üç psikopat katildiler. - Layla, Sami, and Salima were three psychopathic killers.

psycho
kafadan çatlak kimse
psycho
önek
psycho
akıl
psycho
(Tıp) Akıl, ruh, hayat
psycho
(Tıp) Ruhi
psycho
ruh

Onun hastalığı aslında ruhsaldı. - His illness was mainly psychological.

Tom ve Mary ruhsatlı psikolog mu? - Are Tom and Mary licensed psychologists?

psycho
(Tıp) Psiko

Seçilmiş olanlar kapsamlı tıbbi ve psikolojik testlerle yüzleşmek zorunda kalacak. - Those selected will have to face extensive medical and psychological tests.

Benim için sürpriz oldu, ünlü psikolog çocuk kaçırmakla suçlandı. - To my surprise, the noted psychologist was accused of a kidnapping.

English - English
psycho