English - Turkish
Definition of pref. one, single; containing one (chemistry) in English Turkish dictionary
- mono
- tekli
- mono
- mono
- mono
- tek
O, tekellere karşıydı.
-He was opposed to monopolies.
Çocukların televizyonu tekellerine almalarına müsaade etme.
-Don't let the children monopolize the television.
- mono
- önek tek
- mono
- mono kayıt
- mono
- bir
O, şiiri monoton bir şekilde okudu.
-He read the poem in a monotone.
O bir silindir şapka ve bir tek gözlük taktı.
-He wore a top hat and a monocle.
- mono
- i., k.dili. intani mononükleoz, monositli anjin
- mono
- pref. tek
Related Terms
English - English
Definition of pref. one, single; containing one (chemistry) in English English dictionary
- mono
pref. one, single; containing one (chemistry)
Resimler
History
Favorites