O benim en sevdiğim deyiş.
- That's my favorite saying.
Japoncada benzer bir deyişiniz var mı?
- Do you have a similar saying in Japanese?
Sigara içmenin sağlık için zararlı olduğunu söylemeye gerek yok.
- It goes without saying that smoking is bad for the health.
Zamanın para olduğunu söylemeye gerek yok.
- It goes without saying that time is money.
Öyle bir şey söyleyerek beni terletiyorsun.
- You are making me sweat saying a thing like that.
Tom yiyemeyecek kadar çok yorgun olduğunu söyleyerek akşam yemeğini geçiştirdi.
- Tom skipped dinner saying he was too tired to eat.
Atasözünde dendiği gibi; söz gümüşse, sükut altındır.
- As the saying goes: Speech is silver, silence is gold.
Sen hiç yalan söyleme hırsızlığa götürür sözünü duydun mu?
- Have you ever heard the saying: Lying leads to thieving?
Ben onun öyle söyleyişini hatırlıyorum.
- I recollect his saying so.
O, annesinin öldüğünü söyleyen bir telgraf aldı.
- He received a telegram saying that his mother had died.
O, çok uzun konuşmayacağını söyleyerek başladı.
- He began by saying that he would not speak very long.
Galler'de, bir atasözümüz var.
- In Wales, we have a saying.
Bu atasözü aniden popüler oldu.
- This saying suddenly became popular.
En sevdiğin özdeyiş nedir?
- What's your favorite saying?