Definition of pflegend in English Turkish dictionary
- caring
- {s} yardımsever
- fostering
- (Ticaret) teşvik etme
- fostering
- (Politika, Siyaset) koruyucu ailelik
- caring
- kayıt
- fostering
- (Ticaret) gelişmesine yardım etme
- attending
- {i} hazır bulunma
- attending
- {f} devam et
Gerçekten o okula devam etmeyi sevdim. Gustavo bize mola sırasında oynamak ve şarkı söylemek için her gün gitar getirirdi.
-I really liked attending to that school. Every day, Gustavo would bring the guitar for us to play and sing during the break.
Cumartesi geçen yıldan beri devam ettiğim çömlekçilik dersidir.
-Saturday is the pottery class I've been attending since last year.
- caring
- şefkatli
Rose sevgi dolu ve şefkatli bir bayan.
-Rose is a loving and caring lady.
Tom sevgi dolu ve şefkatli bir beyefendi.
-Tom is a loving and caring gentleman.
- fostering
- {f} besle
- fostering
- {i} besleme
- caring
- müşfik
- caring
- şefkâtli
she was caring.
Tom sevgi dolu ve şefkatli bir beyefendi.
-Tom is a loving and caring gentleman.
Fil çocukları için çok şefkatli bir anne.
-The elephant is a very caring mother for its children.
- cultivating
- yetiştirilmesi
- fostering
- besleyerek
- attending
- hazır bulunma devam et prepdevam ederek
- caring
- {s} sempatik
Kocam sevecen ve sempatik.
-My husband is loving and caring.
- caring
- önemseme
Related Terms
Definition of pflegend in German English dictionary
- attending
- cherishing
- grooming
- nursing
- cultivating
- caring
- fostering
- Kontakt pflegend
- mingling
- Kontakt pflegend
- mixing
- Umgang pflegend
- mingling
- Umgang pflegend
- mixing
- sich pflegend
- grooming oneself