Paraşütünüzü açmayı unutmayın.
 - Don't forget to open your parachute!
Tom'un paraşütü açılmadı.
 - Tom's parachute didn't open.
O bir paraşütle atlama yapacaktı ama o son dakikada panikledi.
 - He was going to do a parachute jump, but he panicked at the last minute.
O gençken Valentina paraşütle atlamayla ilgilenmeye başladı.
 - Valentina became interested in parachute jumping when she was young.