one who begins, a first attempter

listen to the pronunciation of one who begins, a first attempter
English - Turkish

Definition of one who begins, a first attempter in English Turkish dictionary

Related Terms

beginner
{i} acemi

Ben Lojban'da bir acemiyim. - I'm a beginner in Lojban.

Acemilerin burada yüzmesi tehlikelidir. - It's dangerous for a beginner to swim here.

beginner
yeni başlayan

Bu kitap yeni başlayanların anlaması için çok kolay İngilizce ile yazılmış. - This book is written in such easy English as beginners can understand.

Bu kitap yeni başlayanlar için iyi bir rehber. - This book is a good guide for beginners.

beginner
(Eğitim) başlangıç düzeyi

Berbat Fransızcam için özür dilerim. Ben hala başlangıç düzeyindeyim. - I'm sorry for my terrible French. I'm still a beginner.

Tom sadece bir başlangıç düzeyinde. - Tom is only a beginner.

beginner
{i} yeni başlayan kimse
beginner
{i} işe yeni başlayan kimse
beginner
herhangi bir işe yeni başlayan kimse
English - English
{n} beginner